Gayrimenkul Sermaye İradı
2.4 Gayrimenkul Sermaye İradı
Bilindiği üzere gayrimenkul konusunu esas olarak düzenleyen kanun, TMK’dır. GVK’da bu konuyu, kendine özgü biçimde ve TMK’nın anladığından başka bir şekilde düzenlemiş bulunmaktadır. Bu bakımdan burada önce iki kanun arasındaki gayrimenkul anlayışı farkına değinmek gerekir.
2.4.1.1 Türk Medeni Kanunu’nda Gayrimenkul Kavramı
TMK’ya göre gayrimenkul mülkiyetinin konusunu, yerinde sabit olan şeyler meydana getirir (m. 704). Belirtilen varlıklar dışında kalan şeyler ise, TMK bakımından menkul olarak kabul edilir.
2.4.1.2 Gelir Vergisi Kanunu’nda Gayrimenkul Kavramı
GVK’da gayrimenkul kavramı, TMK’daki gayrimenkul kavramından daha geniş ve kapsamlı olarak kabul edilmiştir. Çünkü bir kısım varlık ve haklar TMK hükümlerine göre gayrimenkul olarak kabul edilmediği halde, gelir vergisi bakımından bunlar gayrimenkul olarak kabul edilmektedir. Örneğin; motorlu taşıtlar (mesela arabalar), GVK’da gayrimenkul varlıklar gibi kabul edilmiştir. Oysa TMK, bu varlıkları gayrimenkul olarak kabul etmemektedir.
Bu söylenenler kısaca özetlenecek olursa; GVK, vergi hukukunun bağımsızlığı ilkesinden hareket ederek gayrimenkul kavramını geniş, buna karşılık menkul kavramını dar bir şekilde ele almıştır, denilebilir.
2.4.2 Gayrimenkul Sermaye İradının Mükellefleri
GVK’nın 70. maddesi, gayrimenkuller ile bu nitelikteki hakların sahipleri, mutasarrıfları, zilyetleri, irtifak hakları sahipleri veya kiracılarının, gayrimenkul sermaye iradı dolayısıyla vergi mükellefi olabileceğini belirtmiştir. Yani kanun, sadece maliklerin değil bazı kimselerin de gayrimenkul sermaye iradı dolayısıyla gelir vergisi mükellefi olabileceğini kabul etmiştir.
2.4.3. Gayrimenkul Sermaye İradının Konusu
Yukarıda da değindiğimiz üzere GVK, gayrimenkul kavramını geniş bir şekilde kabul etmiştir. Kanun’un sözü edilen 70. maddesi, aşağıda yazılı olan mal ve hakların kiralanmasından elde edilen gelirleri gayrimenkul sermaye iradı olarak saymıştır. Diğer bir ifadeyle, Kanun’un gayrimenkul olarak kabul ettiği bu değerlerin kiralanmasından elde edilen gelirlerin verginin konusunu meydana getireceğini kabul etmiştir.