Verginin Tahakkuku
Vergi Usul Kanununa göre “verginin tahakkuku, tarh ve tebliğ edilen verginin ödenmesi gereken bir safhaya gelmesidir.”Vergi tahakkuk edince, vergi dairesi için tahsil edebileceği parasal bir alacak hakkı, mükellef için de ödemesi gereken bir borç doğmuş olur.
Beyanname ile beyan edilen vergiler beyan edildiği tarihte tahakkuk eder ve kesinleşir. Beyanname ihtirazi kayıtla verilmişse vergi tahakkuk eder, ancak vergi dava konusu yapılırsa bu vergiler henüz kesinleşmemiştir.
İkmalen, re’sen veya idarece tarh edilen vergiler ile kesilen vergi cezalarında ise kesinleşme;
- Dava açma süresi içinde dava açılmamışsa dava açma süresinin sona ermesi,
- Uzlaşma istenmişse uzlaşmanın gerçekleşmiş olması,
- Tarh olunan vergiler hakkında dava açılmış olması halinde de, yargı sürecinin sona ermesini ifade eder.
- Mükellefin Beyanına Dayanan Tarhiyatta Verginin Tahakkuku
Mükellef ya da sorumlu tarafından beyanname ile bildirilen matrah üzerinden tarh edilen vergiler, vergi dairesince tahakkuk fişinin düzenlenmesi ile tahakkuk etmiş olur. Diğer bir ifade ile beyana dayanan tarhiyatta tarh işlemi ile tahakkuk işlemi birleşmiştir. Zaten mükellefler, ihtirazi kayıtla beyanname verilmesi ve vergi hatalarının bulunması dışında, beyan ettikleri matrahlara ve bu matrahlar üzerinden tarh edilen vergilere karşı dava açamazlar.
- İkmalen, Re’sen ve İdarece Tarhiyatta Vergi ve Cezanın Tahakkuku
Buna göre ikmalen, re’sen veya idarece yapılan tarhiyatta;
- Beyan edilmemiş ve ödenmemiş olan “vergi aslı”
- Verginin tahakkukunun mükellefçe geciktirilmesinden dolayı vergi aslı üzerinden “gecikme faizi” ve,
- Verginin aslının bir katı tutarında “vergi ziyaı cezası”nın tahakkuku söz konusudur.
- Tarh İşlemine Karşı Dava Açılmamışsa
Mükellef ya da sorumlu ikmalen, re’sen ya da idarece tarh edilen vergi ve cezalara karşı ihbarnamelerin tebliği tarihinden itibaren 30 gün içinde vergi mahkemesinde dava açabilir. Mükellef bu süre içinde dava açmamış ise 30 günlük sürenin sonunda vergi ve ceza tahakkuk eder ve kesinleşir.
- Tarh İşlemine Karşı Uzlaşmaya Başvurulmuşsa
Mükellef ve sorumlu, vergi dairesinin yaptığı tarhiyat işlemine karşı 30 günlük süre içinde dava açabileceği gibi vergi idaresinden uzlaşma da isteyebilir. Vergi idaresi ile mükellefler arasında yapılan görüşme sonucunda uzlaşma olduğu takdirde, uzlaşma tutanağının düzenlendiği tarihte uzlaşılan vergi ve cezalar tahakkuk etmiş ve kesinleşmiş olur.
- Tarh İşlemine Karşı Dava Açılmışsa
Tarh edilen vergi ve cezaya karşı dava açılması halinde, vergi ve cezanın tahsili kendiliğinden durur. Yani vergi dairesi, dava sonuçlanıncaya kadar mükelleften vergi ve cezayı ödemesini isteyemez.
Vergi mahkemesinin mükellefin lehine karar vermesi halinde, tarh edilmiş olan vergi ve ceza terkin edilir. Buna karşılık mahkemenin tarhiyatı onaması halinde vergi ve ceza tahakkuk eder. Böylece tahsili durdurulmuş olan vergi ve ceza ödenecek aşamaya gelmiş olur.
Dava konusu 5000 lirayı geçmiyorsa vergi mahkemesi kararı kesindir. Vergi ve ceza hem tahakkuk eder hem de kesinleşmiş olur.
Açtığı dava vergi mahkemesince reddedilmiş olan mükellef dava konusu 5000 lirayı aşmakta ise Bölge İdare Mahkemesine istinaf, 117000 lirayı aşmakta ise istinaftan sonra Danıştay’a temyiz başvurusunda bulunabilir. Ancak Bölge İdare Mahkemesi veya Danıştay’a başvurulması yürütmeyi kendiliğinden durdurmaz. Bu takdirde mükelleflerce ayrıca yürütmeyi durdurma talep etmesi gerekir.
- Tahakkuku Tahsile Bağlı Vergilerde Tahakkuk
Bazı vergilerde ayrı bir tahakkuk aşaması yoktur, vergi tahsil edildiği anda tahakkuk da etmiş olur. Bu vergilere, tahakkuku tahsile bağlayan vergiler denilir. Vergi Usul Kanununa göre; tahakkuku tahsile bağlayan vergilerde, verginin tahsili tahakkuku da içine alır. Başka bir ifade ile bu vergilerde ayrıca tarh, tebliğ ve tahakkuk aşamaları olmayıp, verginin tahsili ile vergi borcu sona erer. Örnek olarak, damga vergisinde basılı damga konulduğunda damga vergisi hem tahakkuk etmiş hem de tahsil edilmiş olur.
- Yıllık Vergilerde Tahakkuk
Bazı vergilerin miktarı önceden bellidir. Bu vergilerde belirli bir tarihin gelmesiyle vergi alacağı kendiliğinden tahakkuk eder. Genellikle geniş kitleleri ilgilendiren bu vergiler objektif nitelikli vergilerdir ve vergi miktarları da sıkça değişmez. Dolayısıyla bu vergilerin her yıl mükellefler adına tarh ve tebliğine gerek bulunmamaktadır. 20 milyondan fazla emlak vergisi ve 21 milyon motorlu taşıtlar vergisi mükellefine herhangi bir tarh ve tebliğ işlemi yapmadan söz konusu vergiler her yıl kendiliğinden ödenebilir hale gelmektedir.