rüzgar taşıyacak bizi
yanan bir odada yavaş bir dans
akla gelen kafiyeyi tutturmaya çalışırken rüyadan uyanmak gibi
gelip geçen ışıkları saymak kadar nafile ve boş bir çaba
ritimleri akılda tutup da şarkının sözlerini unutmak gibi aynı
rüyaları bırakalım bir kenara da gerçeklerden bahsedelim biraz da
pencere boşluklarından bağırıp da sesini duyuramamak gibi bazen
ne yapabileceğini bilmemek değil de ne yapamayacağını bilmek
kör kütük sokaklarda sarhoşlar gibi gezmek olabilir belki
ya da kendini bilmez perdeler misali bir kapanıp bir açılmak
yakalayabilirsen arabaları caddelerde akıp giden
tutunduğun dalı kesmek gibi mesela
yerlere yatmak gibi bir anda hiç beklenmeyen bir anda
insanların tepkisini görmek istemez miydin sen kör durumdayken
ve zaman ne zaman farklı yüzlerle bazen gökyüzünde bazen de yeryüzünde
gerçek diye bir şey yok
bir yerde bitecek, o yer olmamalı salon lambalarının açık olduğu parkeler
ve hayat dur dedi bir anda, zamanı gelmemişken hem de
boğumlarını çözmek isterdim saatler öncesinden iplerinin
seni sana bağışlamayan hayatın
kafamız karışık, bazen yıkılsa da anlamazlar zaten