öldürmek, bir caddenin ışıksız yollarında
Toprak gülümsüyor, gökyüzü surat asıyordu bize
Kabullenilmesi zordu ilk bakışta veya ilk başta
Ama sonradan sonradan anlaşılıyordu
Cehennemin yükü binmişti omuzlarımıza
Ne ilerleyebiliyorduk ne de taşıyabiliyorduk bu yükü
Kurtar ne olur diyorduk avuçlarımızın içini açaraktan gökyüzüne doğru
Hiçbir ses gelmiyordu gökyüzünden
Oysa ki toprak bağırıyordu öldür kendini diye
Ne hissettiğimizden emin olabilmek için gitmiştik o caddeye
Belki de güneşin doğacağı o caddeye
Cadde ışıksız, cadde karanlık
O caddenin sonuna gelinceye kadar sustuk hep
Ve bekledik güneşin doğmasını
Sustukça veya susadıkça düşündüm seni
Sen ne düşündün bilmiyorum, adımlarımla azaldı sesin
Bir yerden sonra da kayboldu gölgelerin
Fark ettim ki yalnız yürümüşüm bütün bu yolu
Fakat olsun yalnız yürümek de bir erdemdir diyerekten kendimi avuttum
Avutaraktan kendimi yürürken, birdenbire öldürdüm
İçimdeki beni değil, seni değil, doğrudan beni öldürdüm