Ten’e Mektuplar 4
bir portenin çerçevesinin ucundan hayata tutunmayan çalışan karınca
hiç utanmıyor musun bu kadar çabalamaya
kadehin dibinde yerçekimine direnen asit parçaları gibi
ümitsizce çabalıyorsun, fakat neye yarar
sen benim kaderimsin
yer sensin, gök sensin
bense çekimine yenik düşmemek için çabalayan ufak bir karınca kadar bile büyük değilim
ışığın ortaya çıkarttığı mavi gökyüzünde dalgalanan ve savrulan sensin
ben ise yalnızca senin rüzgarının götürdüğü yere giden bir toz parçacığıyım
affet beni lütfen, haddimin sınırlarını zorladığımın farkındayım
ama bu da benim kaderim demek ki
inanmazdım kadere önceleri
yok sanardım veya yok sayardım
çekimine kapılmadan önceydi bütün bunlar
artık yalnızca sen ve ben varız
sen çeken
ben gelen