Mahkemeler Arasında Hukuki Yardım (İstinabe)
Bir davanın en önemli aşaması tahkikat olup, bu aşamada hakim, tarafların gösterdiği veya bizzat başvurabileceği delillerle, davada ileri sürülen hususların doğru olup olmadığını tespit eder.
Mahkemelerin doğrudan doğruya yargılama faaliyeti yapabilecekleri alan, yargı çevreleri ile sınırlıdır. Mahkemelerin yargı çevresi, kural olarak mahkemenin kurulduğu il veya ilçelerin idari sınırları ile belirlenmektedir (5235 s. K. m. 7/1). Bu nedenle her mahkeme, yalnızca kendi yargı çevresi içinde işlem yapabilir. Bu bakımdan, hakim, keşif için Ankara’dan Konya’ya gidemez. Aynı şekilde tarafı veya tanığı da, mutlaka davanın görüldüğü mahkemeye gelmeye zorlamak mümkün değildir. Ancak elbette taraf veya tanık dilerse davanın görüldüğü mahkemeye gelebilir (m. 195). Taraf veya tanıkların bulundukları yerden davanın görüldüğü mahkemeye gelmemeleri halinde, onları dinlemek, yemin ettirmek veya sorgulamak için, mahkemeler arasında hukuki yardım veya istinabe adı verilen hükümler uygulama alanı bulacaktır. Bu halde, mahkemeye getirilmesi mümkün olmayan deliller, bulunduğu yerde incelenir veya dinlenir (m. 195).
HMK m. 197/2; Başka yerde bulunan ve mahkemeye getirilemeyen deliller, o yerde istinabe yoluyla toplanabilir.
Taraflar bakımından söz konusu olabilecek istinabe ise, ilgili hükümlerde ayrıca düzenlenmiştir. Buna göre, tarafın isticvabı (m. 172) veya yemini (m. 236) bakımından da istinabe hükümleri uygulama alanı bulur.
İstinabe, doğrudanlık ilkesinin bir istisnasıdır. Çünkü hakim, burada tanıkla, tarafla veya dava konusuyla doğrudan doğruya yüz yüze gelememektedir.
İstinabe talebinde, yapılması istenen işlem açıkça gösterilmelidir.
İstinabe talebi, yapılacak işlemin konusu olan kişinin veya şeyin bulunduğu
yerdeki mahkemeye gönderilir. Bu mahkemeye istinabe
olunan mahkeme denir.
İstinabe eden mahkeme, istinabe olunan mahkemeye bir istinabe talebi gönderir. İstinabe eden mahkeme, istinabe talebi
ile birlikte, istinabe yolu ile yapılmasını istediği işlemler için gerekli
giderleri istinabe olunan mahkemeye göndermelidir.
İstinabe olunan mahkeme, kendisinden istenilen işlemi yapmak zorundadır. İstinabe olunan mahkeme, kendisinden istenen işlemi yapar, bu konuda bir tutanak düzenler ve bu tutanağı istinabe eden mahkemeye gönderir.
Türk Mahkemeleri ile Yabancı Mahkemeler Arasında Hukuki Yardım (İstinabe)
Türk mahkemeleri ile yabancı mahkemeler, yargı hakları dışında kalan hususlarda, karşılıklı olarak birbirlerine hukuki yardımda bulunurlar.
Türk mahkemeleri ile yabancı mahkemeler arasındaki hukuki yardımın
(istinabenin) caiz olup olmadığı, caiz ise nasıl yapılacağı devletlerarası
anlaşmalara göre belirlenir. Bu konudaki önemli anlaşmalar;
*01.03.1954 tarihli Hukuk Usulüne Dair Lahey Sözleşmesi
*13.12.2000 tarihli Hukuki veya Ticari Konularda Yabancı Ülkelerde Delil
Sağlanması Hakkında Sözleşme
Türkiye’nin bazı devletlerle yapmış olduğu iki taraflı anlaşmalarda da istinabe ile ilgili hükümler vardır.
Yabancı ülkelerdeki kişilere yapılacak tebligat da, geniş anlamda istinabeye dahildir. Bundan başka, istinabe taleplerinin yabancı mahkemelere gönderilmesi de tebligat ile yakından ilgilidir. Yabancı ülkelere yapılacak tebligat, Tebligat Kanunu m. 25-27 arasında ve Tebligat Yönetmeliği m. 38-47 arasında düzenlenmiştir.