Borç ve Sorumluluk
Borçtan bahsedilirken çok kere sorumluluktan da söz edilir. Fakat sorumluluk (mesuliyet) deyimi iki ayrı anlamda kullanılmaktadır. Sorumluluğun bir anlamı, borçlunun malvarlığının borcunun teminatını teşkil etmesi ve borcunu ifa etmemesi halinde borçlunun malvarlığına başvurularak alacağın zorla (cebri icra yoluyla) yerine getirilmesi imkanıdır. Bu anlamdaki sorumluluğa (… ile sorumluluk) da denilmektedir.
Bu açıdan borçlu, kural olarak bütün malvarlığı ile sorumludur. Böyle hallerde sınırsız şahsi sorumluluktan bahsedilir. Buna karşılık özel sebeplerle sorumluluğun sınırlı olduğu haller vardır. Bazen sorumluluk malvarlığındaki bir kısım mallar ile veya belirli bir mal ile sınırlı olabilir. Örneğin Devletin kendisine miras yolu ile intikal eden bir terekenin borçlarından sorumluluğu, intikal eden terekedeki mallarla sınırlıdır. (MK. m. 631)
İrad senedi adı verilen rehin şeklinde borçlunun sorumluluğu irad senedine konu olan mal ile sınırlıdır (MK. m. 903/f. 2).
Keza bir başkasının borcu için malını rehin vermiş olan kimse, borcun ifa edilmemesi halinde, sadece bu malının paraya çevrilmesine katlanmak zorundadır. Bu hallerde, eşya ile sınırlı sorumluluk veya başka bir ifade ile ayni sorumluluk söz konusudur.
Bazen sorumluluk bir miktarla sınırlıdır. Otelciler için TBK m. 576’nın ikinci fıkrasında öngörülen sorumluluk böyle miktarla sınırlı olduğu gibi, bir borca kefil olan kimse için de, kefalet senedinde belirtilecek miktarla sınırlı sorumluluk söz konusudur (TBK m. 583).
Sorumluluğun ikinci anlamı, genel davranış kurallarına veya yüklendiği bir borca aykırı davranan şahsın, bu davranışı işe verdiği zararı tazmin etme yükümlülüğünü ifade eder. Genel davranış kurallarına aykırılık halinde haksız fiilden sorumluluk (veya haksız fiil sorumluluğu); borca aykırılık halinde, borca aykırı davranıştan sorumluluk (bunun en çok rastlananı olan sözleşmeye aykırılık halinde, akdi sorumluluk) söz konusu olur. Bu sorumluluğa da “…den sorumluluk” denilebilir.
Bu anlamı ile sorumluluk, tazminat borcunun kaynağıdır. Tazminat borcu hukuka aykırı davranışla doğar, borcun muhtevası, tarafların anlaşması ile ya da hakimin kararı ile belli hale gelir.